Crush Sendromu Nedir? Belirtileri Nelerdir?
Crush Sendromu Nedir?
Deprem, trafik kazası veya herhangi bir başka şekilde yaralanan ve yaralıyken hayatını kaybeden insanların sayısı çok fazladır. Kaza sonrasında veya depremden sonra enkaz altından kurtarılan kişilere uygulanacak olan ilk yardım bilinçli bir kişi tarafından yapılmadığında çoğu zaman ölümle sonuçlanmaktadır. Çünkü trafik kazasından veya enkaz altından kurtarılan kişiler maalesef Crush sendromu denilen ve ölüme neden olan bir durum ile karşılaşabiliyorlar.
Crush sendromu; anlaşılabilir bir tanım ile anlatmak gerekirse, vücut dokularının baskı altında kalması sonunda oluşan böbrek yetmezliği, şişlik, şok, ödem ve solunum yetmezliği gibi sonuçlara verilen addır. Crush sendromu ilk olarak 1909 yılındaki büyük Messina depreminde tanımlanmıştır. Depremden sağ kurtulan kişiler depremden sonra halsizlik hissederek maalesef ölmüşlerdir. Bu sendrom özellikle iş ve trafik kazalarındaki darbe alan kişilerle kar kütlesi çığ düşmesine maruz kalan kişilerde sıkça görülmektedir.
Crush Sendromunun Belirtileri Nelerdir?
Ezilme sendromu olarak da bilinen crush sendromunun belirtileri şunlardır:
- Kalp çarpıntısı
- Düşük tansiyon
- Halsizlik
- Ciltte ödem oluşması
- Ritim bozukluğu
- İdrar renginin kahverengi olması
Bütün bu belirtiler bir araya geldiğinde Crush sendromundan bahsedilebilir.
Önerilen Yazı: Agoni: Ölüm Öncesi Yaşanan Durum
Crush Sendromu Neden Olur?
Crush sendromu özellikle yıkıcı bir deprem ya da şiddetli bir trafik kazası, çığ düşmesi ve iş kazaları sonucunda olmaktadır. Crush sendromu tedavisi için yapılması gereken şey ise sıvı tedavisi uygulamaktır. Sıvı tedavisi denilen su ise enkaz altında kalmış hastaya Hayati fonksiyonları normale dönsün diye ve ezilmiş hücreleri tedavi etmek amacıyla serumla su vermektir. Crush sendromu kanı çok önemli ölçüde etkilemektedir. Öncelikle hastanın durumuna göre tedavi uygulamak gerekmektedir. Öncelikle Crush sendromu yaşayan kişilerdeki Kant, engellenmeye çalışılır ve kişinin şok’a girmemesi için gerekli tedbirler alınır. Sonrasında ise hastaya sıvı enjekte edilir. Bu sendromu yaşayan insanların potasyum değeri de düşürülmektedir. Maalesef çoğu zaman tedavi amacıyla yapılan sıvı enjekte edilmesinden istenen sonuç alınamıyor. Crush sendromu sonucunda oluşan şok veya böbrek yetmezliği gibi nedenlerle hasta ölebiliyor.
Crush sendromu tedavisinde olay yerinde bulunan ekibe hastaya ilk müdahale anlamında çok iş düşmektedir. yıkıntı altında kalmış ya da trafik kazasında sıkışmaya maruz kalmış bir insanın yaşaması muhtemel bir durum olan Crush sendromu özellikle böbrekler üzerinde olumsuz etki yapmaktadır. Bu olumsuz etkinin önüne geçebilmek için çok erken ve hızlı davranmak hastanın hayati tehlikesinin azaltmak açısından çok önemlidir.
Yıkıntı altından çıkarılan hastanın ilk önce idrar çıkarıp çıkarmadığı izlenmelidir. idrar çıkaramayan hastalarda kan basıncı düşüklüğü bey soğuk terleme olup olmadığı gözlenerek nabzı kontrol altına alınmalıdır. Az bir miktarda bile olsa idrar aklıma saptanan hastaya ilk yardım olarak mannitol alkali tedavisi başlanır bu tedavi böbrek yetmezliğine karşı korunmada çok etkilidir.
Özellikle göçük altında uzun süre kalan hastalarda genellikle kronik böbrek yetmezliği görülmektedir. Bunun sonucu olarak ise travmaya uğramış adalelerde sıvı birikince kan dolaşımı bozulmuş oluyor ve böbrekleri yeterli kan gitmiyor dolayısıyla böbreklerde hasar meydana geliyor. Böbrek dolaşımının bozulmasından başka hasara uğramış olan adaleden açığa çıkan toksit maddeler böbreklerin görevini yapmamasına ya da yapılmasına neden olmaktadır. Bu da şu demek oluyor vücuttan atılması gereken atık maddeler atılamıyor. Hastanın idrar miktarı azalırken rengi hızla koyulaşmaya başlıyor. Birkaç gün içinde ise kanda üre ve keratin gibi vücuda zarar verebilecek maddeler birikerek böbrek yetmezliği yapmaktadır.
Crush sendromunda yaralanmış bölgeler oksijensiz kaldığından dolayı vücuttaki zararlı maddeler Birikmeye başlamaktadır. Kol ve bacaklardaki dolaşımın düzelmemesi halinde maalesef vücudun organları kesilmek zorunda kalabiliyor. Bunun sonucunda ise kan kaybı ve vücudun pıhtılaşma mekanizması bozulmaktadır. Her gün ülkemizde binlerce trafik kazasının olduğu göz önüne alınırsa tablonun ne kadar ağır ve üzücü olduğunu ortaya çıkacaktır.
Önerilen Yazı: Çip Üstünde Doku/Organ Teknolojisi Nedir? Ne İşe Yarar?