Hidrojen Bombası Nedir? Nasıl Çalışır? Etkileri Nelerdir?

Hidrojen Bombası Nedir?

Bu yazımızda hidrojen bombalarını ve oluşturduğu etkileri yazdık. Sahip olduğu büyük etki gücünden dolayı yazımıza hidrojen bombasının tanımı ile başlayalım. Hidrojen bombası, hidrojen atomları çekirdeklerinin kaynaşma işlemiyle birlikte helyum durumuna gelmesi sonucu ortaya çıkan enerji olarak tanımlanmaktadır. Güçlü bir bombaya dönüşen enerjinin sahip olabileceği etki gücünde özelliklerinin bilinmesiyle öğrenilebilir. Dünya üzerinde geliştirilen ve kullanımı olan ilk hidrojen bombası Amerika Birleşik Devletleri’ne aittir.

1952 yılında ortaya çıkan yıkıcı bir silah olarak adlandırılan hidrojen bombasının kullanımı ise 1954 yılında Büyük Okyanus üzerindeki Marshall Adaları’nda olmuştur. Yapılan incelemeler sonucunda Amerika tarafından Japonya’ya atılan Hiroşima ve Nagazaki yıkıntılarını ortaya çıkan atom bombalarından çok daha güçlü olduğu belirtilmiştir. 1.000 katı kadar güçlü bir tesir gücünde olduğu açıklanırken sonraki denemeyi ise 10 Ekim 1961’de Sovyetler Birliği gerçekleştirmiştir. 57 megatonluk bir hidrojen bombasının atılmasıyla birlikte atom bombasına oranı 3.800 kat olarak hesaplanmıştır.

Önerilen Yazımız: Uranyum Nedir? Ne İşe Yarar? Özellikleri, Kullanım Alanları

Hidrojen bombasının alet topu ise 965 kilometre uzaklıktan görülmüştür. Yapım süreçlerinin zorlu ve buna bağlı olarak maliyetli olmasından dolayı yalnızca birkaç ülkenin geliştirebildiği hidrojen bombasının dünya üzerinde kullanımı her geçen gün olumsuz sonuçları daha da arttırmaktadır. Ancak günümüzde bunun önlenmesi üzerine çalışmaların son derece yetersiz kaldığı da görülmektedir.

Hidrojen Bombası Etkileri Nelerdir?

Gerek Amerika Birleşik Devletleri gerek Rusya tarafından geliştirilen hidrojen bombaları birçok anlamda zararlı etkilere sahip olurken telafisi imkansız zararları da barındırmaktadır. Çar olarak tanımlanan Sovyetler Birliği denemesi sonucunda 100 kilometre uzaklıktaki insanlarda 3.derece yanıkların oluştuğu saptanmıştır. 900 kilometre öteden bakan insanların retinalarında çeşitli hasarların olduğu da tespit edilerek raporlaştırılmıştır. Bu kadar bir mesafenin bulunmasına karşın etki gücünün yüksekliği insanlığın vardığı noktayı da ortaya koymaktadır.

Önerilen Yazımız: Füzyon Nedir? Ne İşe Yarar? Nasıl Yapılır?

Hidrojen Bombası Reaksiyonu

Füzyon zincirleme reaksiyonu sonucunda meydana gelen hidrojen bombası için çok yüksek bir sıcaklık gerekmektedir. Atom bombasının patlatılmasıyla birlikte açığa çıkan ısı ile bu işlem başlatılmaktadır. Böylelikle atom bombasından çok daha büyük bir tesir sahip olduğu görülürken yıkıcı etkisi de kat kat daha fazladır.

Hidrojen Bombası Çalışma Prensibi

Patlamadan önce bir hidrojen bombası içinde Uranyum-235, TNT ve detöryum-trityum bulunur. Bunlar en önde TNT olmak üzere ortada Uranyum-235 ve bombanın arka tarafında da detöryum bulunur. Patlatılmadan saniyeler önce bomba kılıfının ön tarafında bulunan TNT patlar. TNT patlama enerjisi ortada bulunan Uranyum-235’e gelir ve onu patlatır. İşte buraya kadar yaklaşık atom bombası kadar enerji ortaya çıkmış olur. Ardından çıkan büyük enerji en arkada bulunan detöryum-trityum kısmına gelir ve burayı patlatır. Bu çevrimden dolayı Hidrojen bombası, atom bombasından binlerce kat daha güçlü bir enerji oluşturur.

Önerilen Yazımız: Nükleer Santral (Reaktör) Nedir? Nasıl Çalışır?

Hidrojen Bombası Özellikleri

Hidrojen bombası etkisi çok şiddetli olurken radyoaktif bir durum yoktur. Bununla birlikte nükleer silah olarak kabul edilmektedir. Bundan dolayı kullanımı uluslararası hukuk çerçevesinde yasaktır. Dünya üzerinde hali hazırda geliştirilmiş en tehlikeli bomba olarak da tanımı yapılabilir. Küçük atom bombalarıyla reaksiyona geçmesi söz konusu olurken atılan çevresinde çok ciddi hasarlar oluşturmaktadır. Termonükleer silah sınıfına da giren hidrojen bombası denemelerinde 5 megatonluk kullanımları daha sıktır.

Böyle bir durumda 5 metre derinliğe sahip 1.5 kilometrelik bir çukur açabilmektedir. Büyüklüğün artmasıyla derinlik ve etki gücü de paralellik gösterir. İfade edildiği gibi Sovyetler Birliği en büyük denemesinde 57 megatonluk bir hidrojen bombası göndermiş ve etkilerini araştırmıştı. Etki alanlarının ortaya çıkması sahip oldukları özelliklere göre de değişkenlik göstermektedir. Buna ilave olarak çok daha büyük yapılı bombaların geliştirilmesi de ortaya çıkabilecek risk durumunu arttırmaktadır.

Teknoloji Projeleri Youtube Kanalımızdaki Son Videomuza Göz Atmış Mıydınız?

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir