Türkiye’yi Thalidomide Felaketinden Kurtaran Doktor: Süreyya Tahsin Aygün Kimdir?
Süreyya Tahsin Aygün Kimdir?
Süreyya Tahsin Aygün 1895 senesinde İstanbul’da gözlerini açmıştır. Eğitimine Birinci Dünya Savaşı yüzünden ara vermiştir. Orduya veteriner hekim üstteğmen olarak hizmette bulunmuştur. 1923 senesiyle akademik kariyerine bir adım atan profesör, 1924 senesinde girdiği sınavı kazanarak Berlin Devlet Hıfzıssıhha Enstitüsü (Reichsgesundeheitsamt)’da “Bakteriyoloji, viroloji ve bulaşık hastalıklar” ihtisasını tamamlar. Bundan iki sene sonra ise Berlin Yüksek Veteriner Okulu’ndan diploma sahibi olmuştur.
Vizyonunu daha ileriye taşımak için Fransa’da Pasteur, Frankfurt’ta Experimentelle Therapi, Berlin’de Robert Koch Enstitüleri’nde, Viyana’da Mödling Serum Aşı Enstitüsü’nde çalışmıştır. Bütün bunları yaparken başka pek çok kuruluşu da ziyaret etmiştir. Türkiye’ye 1927 senesinde geri dönmüştür. Bundan altı sene sonra açılan Yüksek Ziraat Enstitüsü’nün bir fakültesi olarak Ankara’da öğretime başlar. Çalışmalarını ise Veterinerlik Fakültesi’nde sürdürür. Daha sonra 22 Aralık 1934’te doçent olur.
İlk önce 1937’de profesör ünvanını bundan yedi sene sonra ise ordinaryüs ünvanına hak kazanmıştır. Yurdumuza döndükten sonra da askeriye ye hizmet vermeye devam etmiş ve bunun sonucunda tuğgeneralliğe kadar yükselmiştir. Bir müddet sonra hür iradesiyle, aldığı onay dahilinde orduyu geride bırakmıştır. Hayatını tamamen akademiye adamaya karar vermiştir. Kendisi tüm dünyada kök hücre adına çalışma yapan ilk bilim insanı olmuştur. Aşı geliştirmek bir yana, hücrelerin kültürleri konusunu ana gündemi haline getirmiş ve kardiak kök hücreler hakkında çalışmalar yürütmüştür. Bu kardiak kök hücrelerin ne tür yenilenme yeteneğine sahip olduğunu araştırmış ve bu araştırmalarını yayımlayarak bilim dünyasında ne kadar önemli olduğunu göstermiştir.
Profesör Aygün’ün bir başka büyük katkısı ise çocuk bekleyen hamile kadınların yaşadığı başlıca mide sorunlarını engellemek için ortaya konmuş fakat sonucunda yan etki olarak uzuvları eksik dünyaya gelen veya engelli dünyaya gelen bebekleri fark etmiştir. Bu olay tarihte “Thalidomide Faciası” olarak hatırlanır. Bu ilacın ülkemize gelmesini ve kullanıma sunulmasının yasaklanması profesör Aygün tarafınca olmuştur. Pek çok çocuğun sakat doğmasını engelleyen kişi Aygün’dür. Hem ülkemiz için hem de dünya için Süreyya Paşa’nın tarihte yeri doldurulamayacaktır.
İlginizi Çekebilir: Marie Curie (Madam Curie) Kimdir? Hayatı ve Buluşları
Hem ülkemizde hem de dünyanın farklı köşelerinde pek çok ödül kazanmıştır. On sekiz kitabı ve seksen üç makalesi bulunmaktadır. Kendi yetiştirdiği yüzden fazla bilim insanı ise bize kattığı başka değerlerdir. Arkasında bıraktığı tek şey bu da değildir. Bize ülke sevgisiyle ve işine olan aşkıyla örnek olmuştur. Bu ise durumlar ne olursa olsun bu iki şeyden vazgeçmememiz gerektiğine dair çok önemli bir öğüt olmuştur. Çok değerli Süreyya Paşa’ya tüm yaptıklarının karşılığını verebilmek için biz de onun yolunu takip etmeliyiz.
Süreyya Paşa, hayvan organizması adına hayvansal hücrelerin uygun olduğunu fark edip aynı mantığı insanlar üzerinden de yürütmüştür. Henüz genç ve tam olmamış homojen insan hücrelerinin tahminlerden çok daha büyük bir güce sahip olduklarını fark etti. Kendine has yöntemlerle çalışıp kullanıma hazırladığı insan hücre kültürü preparatları iş arkadaşlarınca da onaylanmış başarıya sahiptir. Bu preparatlar intravenöz ya da intramüsküler enjeksiyonlarca uygulanmıtır. Preparatların homolog veya ilgili oldukları hücre bölgelerine ulaştıkları, hızlı bir üreme faaliyetinde bulunup enfekte organın yapısını düzelterek irite olmuş, daha doğrusu işlevini yapamaz hale gelmiş fonksiyonları üslendikleri kanıtlanmıştır.
Doktor Karl-Otto Heede enjeksiyon implantasyonu olarak da geçen bu işlemin, pek çok defa olması gereken şekilde gelişmeyen organ transplantasyonunun yerini doldurabileceğini savunmuştur. Profesörün laboratuvarda hazırladığı ve iş arkadaşlarınca da pratiğe dökülen hücre kültürü enjeksiyon yöntemleri, kendi adıyla Almanya’da kurulan “Aygün Institut”’de yaklaşık 2000 kadar mongoloid çocuk hastasında kullanılmıştır.